Karol Nawrocki, 46 yargıcının adaylığını reddettikten sonra Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej D ile Anayasa Mahkemesi Başkanı Andrzej Zoll arasında sert bir sözlü çatışma yaşandı. Duda, Zoll’u manipülasyonla suçlarken, Zoll da cumhurbaşkanının kararını anayasaya aykırı bularak kınadı.
Cumhurbaşkanı 46 Yargıç Atamadı
Polonya Cumhurbaşkanı Karol Nawrocki, 46 yargıç adayına atama yapmayacağını duyurdu. Kararını Anayasa’daki yetkisine dayandırdı. “Her Cumhuriyet Cumhurbaşkanı tarafından atanan yargıç, Polonya Cumhuriyeti yargıcıdır. Cumhurbaşkanı atama yetkisini kullanabilir; ancak bu atamaları reddetme hakkına da sahiptir. Bugün bu hakkı kullanıyorum: 46 yargıç adayına atama yapmıyorum” diye yazdı.
Nawrocki, kararını “Cumhuriyetin anayasal-hukuki düzenini sorgulayan” kişileri terfilerini engellemek gerekçesiyle verdi.
Hukuki Çevre ve Siyasetin Tepkisi
Karar hukuk çevrelerinden ve bazı siyasetçilerden yoğun eleştiri aldı. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Prof. Andrzej Zoll, Interia’ya verdiği demeçte, “Cumhurbaşkanının böyle bir yetkisi yok. Bu Anayasayı çiğnemektir” dedi.
Andrzej Duda, Zoll’un sözlerine yanıt verdi. “Zoll yine gerçeklerden kopuyor ve Anayasa normlarını çarpıtıyor. Yargıç atamak Cumhuriyet Cumhurbaşkanının PREROGATİF’idir. Cumhurbaşkanı bu yetkiyi ya atama yaparak ve yemin ettirerek, ya da atamayı reddederek kullanır. Bu idari bir karar değil, Polonya Cumhuriyeti Başkanı’nın egemenlik eylemidir” yazdı.
Atamaların Arkasındaki Siyasi Dinamikler
Prof. Zoll, “Fakt” gazetesine konuşarak Duda’ya yanıt verdi. “Cumhurbaşkanı Duda, Nawrocki’nin karar dayanağını ‘Cumhurbaşkanının hâkimiyeti’ olarak niteliyor. Böyle bir hukuki kavram bilmiyorum. Anayasa ‘hâkimiyet’ten bahsetmiyor” dedi. Zoll, Nawrocki’nin kararının anayasal dayanağı olmadığını savunarak, “Cumhurbaşkanı kendisiyle aynı düşünenleri terfi ettireceğini, farklı düşünenleri ise engelleyeceğini zannediyor. Yasanın üzerine çıkamaz. Bu, otoriterliğe güçlü bir adımdır” diye uyardı.
Onet’in aktardığı bilgilere göre, atamaya karşı çıkan bazı yargıçların, daha önce PiS hükümetleri döneminde yargı reformlarını eleştiren ve AB Adalet Divanı kararlarına uyma çağrısı yapan açıklamaları imzaladığı belirtildi.
